Değerli öğretmen arkadaşlarım, değerli velilerimiz ve hiçbir zaman umut etmekten vazgeçmediğimiz sevgili gençler;
Sözlerime ; Bugün bu çoşku ve heycanı yaşamayı bize 100 yıl önce armağan eden başta Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK olmak üzere silah arkadaşları ve aziz şehitlerimiz önünde saygıyla eğilerek başlamak istiyorum.Ve bağımsız Türk Cumhuriyetinin ve onun kurucusu Atatürk’ün bir öğretmeni olarak gurur duyduğumu, bu kutsal görevin koruyucusu ve taşıyıcısı olduğumu gururla belirtmek istiyorum.
Bağımsız Türkiye Cumhuriyetimizin 100.yılı kutlu olsun.
Birazdan konuşmacı arkadaşım sizlere Ulu Önderimizin bir ülkenin “Neden Cumhuriyet? Neden Laik ve sosyal bir hukuk devleti?” ile yönetilmesi gerektiği sorusuna cevap verecek. Ama ondan önce sizlere “ Bağımsızlık benim karakterimdir” diyen Gazi Mustafa Kemal ‘in siz gençlere seslendiği şekilde seslenmek istiyorum.
Ey Türk gençliği! Birinci vazifen; Türk istiklalini, Türk cumhuriyetini, ilelebet muhafaza ve müdafaa etmektir.
Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Bu temel, senin en kıymetli hazinendir.
Sizler bu kıymetli hazineyi korurken; bize devredilen bu şanlı bayrağın gölgesinde yaşatmayı, kendinize vasiyet edilen bilimin ışığında ilerlemeyi, karanlığa karşı birer Güneş olmayı kendinize her zaman görev edineceksiniz.
Emanetin Koruyucusu Sevgili Gençler;
"Cumhuriyet; 19 Mayıs 1919'da Samsun'da yakılan meşalenin 29 Ekim 1923'te Ankara kalesinde burçlara dikilmesidir. Ve Türk Gençliği sayesinde ilelebet yanacaktır."
Cumhuriyetimizin Şanlı 100.Yılı Kutlu Olsun. Nice Şan Şeref Dolu yıllara